Sevgili Günlük

Yeniden Merhaba!

Uzun bir aradan sonra yeniden merhaba! ✨ Mayıs 2020 itibariyle mutlulugunpesinde.com 4 yaşında ?? veee Haziran 2020 ile blogda yeni bir döneme başlıyoruz. ? Yeni içeriklerle bloga geri dönmeden önce kısa bir merhaba deyip, durum güncellemesi yapmak istedim. ?


Telefonumdan İnstagram’ı ve Twitter’ı sildim

Son birkaç aydır gelişen olaylar, dünya çapındaki salgın ve biraz da stresten uzaklaşma isteği ile telefonumdan sosyal medya uygulamalarını kaldırdım. Instagram’ı sileli yaklaşık 3 ay oldu. İlk başta çok zorlanırım, sık sık aklıma gelir, tekrar indirmek isterim diye düşünüyordum ama hiç de öyle olmadı 🙂 Ayda 1-2 defa bilgisayarda tarayıcıdan girip gelen mesajlara yanıt verip kapatıyorum. Şimdilik tekrar indirmeyi düşünmüyorum.

Instagram’ı silme sebebim, aslında sosyal medya detoksu yapmak ya da orada harcadığım vakti azaltma isteğim değildi. Sıklıkla salgınla ilgili paylaşımlar yapılması, herkesin tekrar tekrar aynı konularda tavsiyeler vermeye başlaması, bilgi kirliliği ve devamlı her yerde aynı şeyleri görmek beni oldukça bunalttı. Twitter’da da benzer ama çok daha ağır şekilde devamlı agresifliğe ve negativiteye maruz kalmak beni çok yordu. Bu nedenle ikisini de sildim. (Facebook duruyor ama onun yüzüne baktığım yok zaten)

Pandeminin Etkisi:

Burada salgınla ilgili yazı yazmayı hiç istemedim. Bu süreçte ben de kendi yaptıklarımı paylaşmak istemiştim, ama mevcut gürültüye ve karmaşaya katılmak istemedim. O yüzden şimdi burada, özetle bahsedip bu dönemi kapatacağım.

Günlük hayat ve psikoloji olarak salgın beni pek etkilemedi. Ben zaten tam bir ev kedisi olduğum için, evden çıkmamaya oldukça alışkınım, hatta seviyorum ve tercih ediyorum.

Ağırlık çalışmayı ve spor yapmayı sevdiğim için spor salonlarının kapanması, bir de haftada bir iki kez evden çıkıp iki insan yüzü görmek için gittiğim kahvecilere gidememek beni en çok etkileyen iki durum oldu. Spor salonuna gidemesem de evde her gün yoga yaparak, uzun zamandır hiç ilerlemediğim kadar ilerledim yogada. Güçlendim, esnekleştim ve dengemi geliştirdim. Kahvecilere gidememeye alışmış olsam da, tekrar gitmeye başladığımda ne kadar özlediğimi fark edeceğim sanırım.

Salgın sürecinde neredeyse hiç televizyona bakmayıp, sosyal medya uygulamalarını silsem de işim gereği, iki ay boyunca her gün, corona ile ilgili yeni çıkan ürünleri (dijital ürünler, yani websitesi ve uygulamalar) ve makaleleri tarayıp (curate edip) hazırladığımız paneli ve okuyucuyu güncelledim. Sanırım yabancı medya, bizim medya kanallarımız kadar agresif olmadığı için bu durumdan negatif etkilenmedim. Hatta ne kadar çok insanın bir araya gelip birbirine destek olduğunu görmek, açık kaynak projelerin artması, tüm dünyanın bir olup tek bir hedefe odaklanması, sağlığın ve bilimin gelişmesi için adımlar atıldığını görmek iyimser kalmamı sağladı.

Ben hala evde izolasyondayım. Maskeyle sokağa çıkıp, diğer insanlarla mesafeyi koruyarak dolaşırken ne kadar çok insanın maskesiz olduğunu, otobüslerin nasıl tıklım tıklım dolu olduğunu ve marketlerin yoğun olduğunu gördükçe evde kalmaya devam ediyorum.

Berlin’den Erasmus anılarım ve iki sene öncesinden Barselona fotoğraflarım

Sosyal İzolasyon & Karatinada neler yaptım? #EvdeKal

Bu süreçte (yani evde) neler yaptım, biraz da ondan bahsedeyim.

Az önce bahsettiğim gibi evde her gün yoga yapmaya başladım. Önceden yaptıklarımdan çok daha farklı, çok daha iyi planlanmış ve daha kaliteli sunulan videolar ile pratikler yapıyorum artık. (Bunları yakında paylaşacağım) Daha önce hiç yapamadığım pozları, şimdi rahatça yapabiliyorum. Bu süreçte kendime kazandırdığım en güzel alışkanlık düzenli yoga oldu.

Dışarıya çıkma faktörü tamamen engellenince, daha önce vakit ayıramamaktan şikayet ettiğim her şeye yer açıldı. Sürekli dışarı çıkan biri olmamama rağmen, spora gitmek ya da arada bir dışarı çıkmak yine de beni bir şekilde etkiliyormuş ve düzen oturtmama engel oluyormuş anlaşılan. 😛

Mezun olduktan sonra çeşitli kurslarla kendimi geliştirmek, öğrenmek istediğim şeylere yer ayırmak son birkaç senedir zaten aklımdaydı. Aslında öğrenmek istediğim şeyler web tasarımı gibi tamamen alanımın dışında şeylerdi. Ama 25 yaşında mezun olunca ve ailemin yanına dönünce, daha kısa sürede maddi fayda sağlayabilecek şeylere yöneldim. Hem kendimi daha yetkin hissetmemi katkı sağlayacak hem de gelecekte yapmak istediğim işlerde daha iyi olmamı sağlayacak çeşitli alanlarda kurslara başladım ve hala devam ediyorum.

Daha önce Üniversite Sonrası Hayat Nasıl Gidiyor yazımda bahsetmiştim, şu anda yaptığım iş part-time, esnek çalışma saatli ve uzaktan. Yani evden istediğim saatlerde çalışıyorum. Asıl amacım buna benzer bir part-time iş daha almaktı. Ama tam zamanlı çalışırken, kendimi geliştirmeye ve yeni şeyler öğrenmeye yeterince vakit ayıramayacağımı düşünüp vazgeçtim ve online kurslara yöneldim.

Bu süreçte blogun altyapısını geliştirmek, size daha iyi ve kaliteli bir blog sunmak için çalıştım bir süre. Web geliştirme konusunda neredeyse hiçbir şey bilmediğim için oldukça zorlandım tabii. Aslında yeni yazıların gecikmesinin bir nedeni de buydu. Tamamen hazır hissettikten sonra başlamak istemiştim. Ama gerçekten artık bloga yazı yazmaya geri dönmek, ve sizlerle bir şeyler paylaşmak istiyorum. O yüzden boş verip bu yazıyı yazmaya başladım.

Umarım hepiniz iyi ve sağlıklısınızdır. Pandemiden herhangi bir şekilde olumsuz etkilenen varsa gerçekten, -gerçekten çok üzgünüm. Konuşmak isterseniz, ben bir mail kadar yakınım, istediğiniz zaman bana yazabilirsiniz.

Blogda Yeni Dönem İçin İçerik Anketi

Hah, bu arada, blogda yeni döneme başlarken, size daha faydalı içerikler üretebilmek adına minnak bir anket hazırladım. Ankette bir liste halinde benim şimdiye kadar burada paylaştığım çeşitli konu başlıkları var. Yeni dönemde yazmamı istediğiniz başlıkları işaretleyip kaydederseniz çok mutlu olurum. Dilerseniz listede olmayan konuları da ekleyebilirsiniz.

Anket: MutlulugunPesinde.com 2020 İçerik Anketi

Sevgilerimle,

Şeyma ?

38 okuyucu bu yazıyı sevmiiiş!

2 Yorum

  • yobusrayo

    hoşgeldin! yaptığın ankete katıldım ama ben ne yazsan okurum yine de… sosyal medya hesaplarını silmeyi aynı sebepten ötürü zaman zaman ben de düşünüyorum ama beni besleyen çok şey de olduğu için yapamadım hiç. evde kaldığım zamanlarda kullanımım arttı hatta. bir de yoga yapıyorum ama her gün değil… evde zaman geçirmeyi çok sevsem de bu süreç psikolojik olarak etkiledi beni ve haftada 3-4 kez spor yapan biriyken hiç canım istememeye başladı. senin düzenli yoga/spor yaparken motivasyon kaynağın var mı?

    • Şeyma Mektepli

      Merhaba Büşra, daha geçen hafta bunu konuşmuştuk seninle, ama ben yorumlara ancak dönebiliyorum maalesef 🙁

      Sporda motivasyon kaynağım daha da güçlenmek, yoga için ise hem esneklik hem de güçlenme. Şimdi spor yaptığım için yaşlandığımda daha dinç olabileceğimi bilmek de motive ediyor. Eklemlere çok iyi geliyor yoga da egzersiz de 🙂

      Sevgiler,

Eklemek istediğiniz bir şeyler mi var? Bir yorum yazın!