Merhaba 29! | Mutluluğun Peşinde 2023

Merhaba 29!

Bugün benim doğum günüm, artık 29 yaşımdayım. Harika bir doğum günü geçirdim, geçiriyorum. Burada da kalıcı olmasını istedim. (Doğum günüm 3 Ağustos’ta ve yazıyı o gün yazmıştım, ama ancak 6 Ağustos’ta tamamlayıp yayımlayabiliyorum)

Blogda aktif olduğum dönemlerde hem her yıl bir doğum günü yazısı yazıyordum hem de yıllık hedeflerimi yazdığım bir yazı paylaşıyordum. İsimlerini de hep ‘Mutluluğun Peşinde | [yıl]’ şeklinde vermişim. Bu sefer, ikisini de birleştirip, geleneği de bozmadan ‘Merhaba 29 | Mutluluğun Peşinde 2023’ adını verdim.

Şu anda, bu satırları Basel’da bir kahveciden yazıyorum. Saat henüz 18.52. Son birkaç yıldır yaptığım biri, doğum günümde işten izin alıp, bir ‘favorite things day’ yaparak geçirdim. Bu benim için artık bir doğum günü geleneği. (06.08.2023 edit: şu anda bu satırları da Zürih’te bir cafe’den düzenliyorum)

Her doğum günümde, o gün yapmak isteyebileceğim şeylerin bir listesini yapıyorum. Yapacağım aktiviteleri, hep en sevdiğim aktivitelerden ya da en sevdiğim şeylerle ilgili aktivitelerden seçiyorum.

Bugün,

• Sabah uyandığımda, bir süre pencereden dışarıyı seyrettim. Şanslıyım ki Basel’da kaldığım evin kocaman ve yemyeşil bir bahçesi var, kaldığım odanın da bahçeye bakan kocaman bir penceresi.
• Sevdiğim bir kahvaltı yapıp, ardından kedileri ve bahçedeki kaplumbağaları besledim. Ben hayvanlarla, bebeklerle konuşur gibi konuşuyorum, anlıyorlar mı bilmiyorum ama onlarla konuşmayı seviyorum.
• Ardından, günüm için küçük bir plan yapıp yola koyuldum. Evden biraz geç çıktığım için bir kısmı biraz aceleye geldi.
• Kağıt ve kağıtlarla ilgili her şeyi çok sevdiğim için, Basel’daki Paper Mill müzesini yani kağıt yapma müzesini ziyaret ettim. O kadar güzeldi ki, bu doğum günün onunla birlikte şimdiye kadar geçirdiğim en güzel doğum günü oldu. Birkaç workshopta, makineleri ben kullanıp, baskıları ben yapıp, hatıra saklayabileceğim çeşit çeşit kağıt topladım.
• Ardından, Basel’a geldiğim ilk gün keşfettiğim tatlı bir kahveciye geldim. Bagel’larını denemek istiyordum, ama geç geldiğim için mutfak kapalıydı. Pembe humuslu bir atıştırmalık ve kahve aldım, şimdiye kadar yediğim en güzel humustu.
• Ardından daha uzun süre açık bir kahveci buldum ve listemden bir başka maddeyi yapıyorum: yılın değerlendirmesini yapmak ve blog yazısı hazırlamak.

Her yıl yaptığım gibi, Notion’da yeni bir sayfa açıp, 28 yaşımın değerlendirmesini yaptım.

Şimdi de 29 yaş için hedeflerimi belirleyeceğim.

28’in ardından

Bu yıl, çok inişli çıkışlı zor bir yıl oldu. Birçok expat gibi ben de ilk senemde zorlandım. Zamanla, zorlandığım şeyleri daha iyi yönetmeyi ve bunlarla daha iyi başa çıkmayı öğrendim.

Geçmiş yıllarda yazdıklarıma baktım da, bunu neredeyse her yıl yazmışım. Demekki her yaşım, kendi zorluklarıyla ve başarılarıyla geçmiş. Ne mutlu bana.

Tüm zorluklarına rağmen, hayatımın en güzel zamanlarını geçirdiğimi düşünüyorum. Yaşlandığım için hiç üzgün değilim, aksine gelecek yaşım için heyecanlı, hevesli ve umutluyum.

Her yıl daha akıllı, daha bilinçli, daha güçlüyüm, daha çok seyahat ediyorum, daha farklı şeyler deneyimliyorum, ilişkilerim daha iyi gidiyor, kendi içimde daha huzurlu ve mutluyum, üstelik maddi durumum da daha iyi (hehe).

• Bu yıl ilk defa bir arkadaşımla seyahat ettim. Estonyalı arkadaşım Gerli ile Şubat 2023’te beraber Prag’a gittik.
• İlk defa, yurtdışında kendi başıma seyahate çıktım. Ekim 2022’de Madrid’de bir hafta tatil yaptım. Üstelik bu benim ilk apartment swap ve catsitting deneyimim oldu.
• Tallinn’de ilk yılımı Mayıs ayında doldurdum.
• Haziran’da Stockholm’e gidip, bir hafta da orada geçirdim. Benim için çok göz açıcı bir deneyim oldu. Üstelik Stockholm’ü o kadar çok sevdim ki, şimdiye kadar gezdiğim ülkeler ve şehirler arasında, hayatımın bir döneminde mutlaka gelip yaşamak istediğim bir şehir oldu.
• Ardından Temmuz 2023’te Basel’a geldim, hala Basel’dayım. Şimdiye kadar yaptığım tüm seyahatlerden, en çok sevdiğim Basel oldu. Belki şehir olarak gezdiğim en güzel şehir değil, ama ben seyahatlerimi şehrin güzelliğine göre değil, bana kendimi nasıl hissettirdiğine göre seçiyorum. Bunun için Basel şu anda benim 1 numaram.
• Bu yıl, şubat ve mart atlarında iki ay boyunca Women in Tech SEO topluluğu aracılığıyla bir mentörlük programına katıldım, harika mentorüm Sevi’nin desteği ile tekrar motive oldum ve gelecek planı çizdim. Şimdi de şirketimdeki Marketing departmanı içerisinde veri analizi üzerine farklı bir mentorship’ten geçiyorum.

Geriye dönüp baktığım zaman, iyi ki diyorum. İyi ki burnumun dikine gitmişim. İyi ki kalbimin sesini dinlemişim. Her şey harika mı, asla değil. Ama ben kendim için kurduğum hayattan ve kendimi getirdiğim konumdan çok memnunum.

Geçen yıl doğum günümde bir fotoğraf paylaşmıştım, Tallinn’de o zaman henüz iki gün önce taşındığım yeni evimin terasından ’25 yaşındaki Şeyma, benimle çok gurur duyardı’ diye. Buna tüm kalbimle inanıyorum, 25 yaşındaki Şeyma, bugünkü Şeyma ile gurur duyardı.

Ben de 25 yaşındaki Şeyma’nın vizyonu, çalışkanlığı, azmi ve sabrı için ona minnettarım.

29’da 29

Kişisel hedeflerimi ve bunların altındaki değerlerimi burada paylaşmayacağım, çünkü onların bende gizli kalması gerektiğini düşünüyorum. Ama, bu yıl yapmak istediğim şeylerin bir listesini burada paylaşacağım.

#1 // A2 seviyesi Almanca öğren

30 yaşımdan önce yapmak istediğim şeylerden biri 3. bil dil öğrenmekti. Ancak aynı anda hem İngilizcemi geliştirip hem Almanca öğrenmeye çalışırken zorlanmıştım. Şimdi İngilizcemi artık belli bir seviyeye getirdiğim ve her gün İngilizce konuştuğum için, artık Almanca’ya odaklanmak istiyorum.

Profesyonel olarak da yetkinliklerimi artırmaya odaklandığım bir yıl olduğu için, Almanca için A2 tamamlama hedefi koymak istedim. Fazlası, gereğinden fazla iddialı olabilir.

Şimdilik günde 5-10dk duolingo’dan çalışıyorum. Geçmişten biraz temelim olduğu için, şu anda yeterli geliyor ama tabii ki yavaş ilerliyor.

#2 // Yatırım öğrenmeye başla

Son zamanlarda yatırım öğrenmeye heveslendim. Yavaş yavaş öğrenip, azar azar yatırım yapmaya başlamak istiyorum. Yapmak istediğim ilk şeylerden biri de kendime BES açmak.

# 3 // Seyahat etmeye devam

Şehir veya ülke sayısı hedefi koymak istemiyorum. Çünkü ne sayı belirlersem belirleyeyim çok yapay bir değer olacak. Kendimi bunu yapmak zorunda bırakmak istemiyorum.

Önümüzdeki yıl için hedefim Schengen bölgesi içinde daha çok seyahat etmek. Şu anda önceliğim, Schengen bölgesi içinde oturumum varken, yani vize derdim yokken, gezebildiğim kadar çok ülke ve şehir gezmek.

Yakın yerlerde gezmek, hem daha uygun fiyatlı oluyor hem de henüz bu konularda deneyimsiz olduğum için kendimi daha rahat hissediyorum. Bu şekilde Avrupa içinde gezip seyahat ederken kendi seyahat stilimi öğreniyorum ve deneyim kazanıyorum. Bunun bir sonraki adımı, daha uzaklara ve daha pahalı yolculuklara çıkmak.

Seyahate çıktığım zaman genelde tipik olarak şunları yapıyorum: şehrin merkezini ve varsa Old Town’u dolaşıyorum. Farklı, minnoş tatlı evlerin olduğu mahalleleri geziyorum. Farklı lezzetlerini, varsa vejetaryen yemeklerini deniyorum. Bazen yürüyüşlü turlara katılıyorum. Bir de ilgimi çeken bir müze varsa ona gidiyorum. (Prag’da Mucha, Basel’da Paper Mill mesela).

Geçen hafta gezerken fark ettim ki, bir süre sonra bundan muhtemelen sıkılacağım. O yüzden sonraki gezilerimde farklı aktiviteler denemek istiyorum. Aklımdaki fikirler şimdilik şunlar: doğasını keşfetmek için hiking, nehirde veya gölde yüzmek, yerel yemeklerin öğretildiği yemek dersleri, şehir içinde veya şehir dışına doğru bisiklet turu vb.

Farklı fikirleriniz varsa, lütfen benimle paylaşın.

# 4 // Farklı spor türleri dene

Farklı spor türleri, aktiviteler denemek uzun zamandır istediğim bir şey. Ama fark ettim ki dışarıdan bir güç olmadığı sürece, bunu yapacak adımı atmıyorum. O yüzden buraya bir liste ekliyorum:

• Stand-up paddling (SUP)
• Kayaking ya da kano
• Bouldering
• Self-defense

# 5 // Doğada daha çok vakit geçir

Basel seyahatimi bu kadar çok sevmemin ana sebebi, sık sık doğada da vakit geçirebilmem ve istediğim zaman hiking’e gidebilmem oldu. Evin kocaman bahçesi olması, evdeyken bile çok daha huzurlu çok daha rahat hissetmemi sağladı. Eve yalnızca birkaç dk yürüme mesafesinde harika bir hiking rotası var. Fırsat buldukça gittim/gidiyorum.

Stockholm’de de kaldığım adada, eve abartsız 1 dk yürüme mesafesinde, daha küçük ama yine de harika bir orman vardı, ve istediğim zaman gidip dolaşabiliyordum.

Tallinn de göreceli yeşil ve doğaya yakın bir şehir, ancak maalesef bu kadar ulaşılabilir değil. Ben yine de daha çok özen gösterip, otobüsle de olsa doğa yürüyüşüne gitmek istiyorum.

# 6 // Ek gelir kaynakları edin

Aslında, bu daha önce araştırmasını ve bir düzeyde planını ve ön hazırlığını yaptığım bir şeydi. Ancak bir yandan SEO üzerine kendimi geliştirip, bir yandan hem ajansta hem freelance çalışırken oldukça yoruluyordum. Kalan vaktimi de bilgisayar başında geçirmek istemiyordum haliyle.

Tallinn’e taşınalı bir yıl oldu, artık düzenim bir derece oturdu. Maddi durumum öncekine göre daha iyi. Estonya’da enflasyon uçuşa geçmiş olsa da, hem seyahat edip hem de bir derece birikim yapmamı sağlayacak kadar gelirim var.

Tamamen tek bir gelir kaynağına bağlı olmamak için, kendime ek gelir kaynakları edinmek istiyorum. Kendi ilgi alanlarıma en yakın olanlarla başlayacağım.

# 7 // Mental yükünü azalt

Son zamanlarda, en çok önem verdiğim şey bu diyebilirim. Göreceli ‘rahat’ bir insan olsam da, benim için önemli şeyler ters gidince, bunu kafaya takabiliyorum.

Tallinn’e iş vizesiyle geldiğim için ve oturumum tamamen buna bağımlı olduğu için, ve birkaç başka nedenden dolayı, üzerimde işten dolayı oluşan mental yük oldukça fazla oldu. Yeni iş, yeni şehir, yurtdışında taşınmak, canımdan çok sevdiğim tavşanımın ölmesi, yepyeni bir ülkede sıfırdan hayat kurmak, sıfırdan sosyal çevre oluşturmak, ve daha birçok şey.

Üzerimdeki stres o kadar fazla oldu ki, hayatımın en ‘hasta’ yılını geçirdim/geçiriyorum. Polikistik over sendromu semptomlarım hiç olmadığı kadar kötü. Kışın sık sık hasta oldum, neredeyse her ay birkaç gün rapor almam gerekti.

Yaklaşık son iki aydır, bunun üzerine çalışıyorum. Şimdilik oldukça iyi gidiyor, bazı şeyleri eskisi gibi kafaya takmıyorum, daha rahatım, kötü durumları daha hızlı ve daha rahat atlatıyorum.

İnanıyorum ki, kendim için başka etkenleri kolaylaştırdıkça bu mental yük daha da azalacak. Bunun için yaptığım en önemli şeylerden biri de meditasyon yapmak.

# 8 // Kreatif aktivitelere geri dön

En sevdiğim, en çok zevk alarak yaptığım şeylerden biri kağıt, karton, vb ile uğraşmak. Kendi defterimi yapmak, kağıttan veya kartondan çeşitli süsler yapmak, mektup ve kartpostallar…

Dönem dönem farklı hobilerim oldu, bunlar arasında en çok sevdiğim defter yapmak ve kartpostlal yazıp göndermek oldu.

Tallinn’e taşındığımdan beri postcardunited ile kartpostallaşmaya devam ediyorum. Tabii artık seyahatlerimden kendime kartpostal gönderek, kendi kartlarımdan oluşan koleksiyonumu da büyütüyorum.

Ama taşındığımdan beri o kadar çok farklı şey yapmama rağmen, defterlerime yazmaya devam etmedim. Uzun zamandır blog da yazmadığım için, yazmaktan çok uzaklaştım.

Son yaptığım defter, görsel olarak uzak olsa da pek kullanışlı olmamıştı, yazması zordu. Aceleye getirdiğim için, kullanışlılığını etkileyebilecek şeyleri gözden kaçırmışım.

Tekrar yeni bir defter yapıp, onunla devam edebilirim diye düşünüyorum.

# 9 // Hiç yapmadığın bir şeyi yap, dene!

Bu maddeyi Mutluluğun Peşinde 2017 listemden kopyaladım. O yılın yeni deneyimi, Stuttgart’tan Berlin’de giderken, hayatımda ilk defa trene binmem olmuştu. Bakalım bu yıl ne olacak 🙂

# 10 // Topluluk önünde konuşma yap

Bu sene için yapmak istediklerimi düşünürken, fark ettim ki uzun zamandır topluluk önünde konuşma yapmamışım. Gerçekten kalabalık bir grup önünde bir sunum vs yaptım mı inanın hiç hatırlamıyorum, muhtemelen yapmadım. O yüzden bu yıl yapmak istediğim şeylerden biri bu.

Aklımda iki ihtimal var: 1 – ya şirket içi toplantılardan veya etkinliklerden birinde olacak 2 – profesyonel olarak SEO bilgimi veya deneyimimi paylaştığım bir etkinlikte sunum yapacağım (online veya offline olabilir)

# 11 // Bilgini, deneyimini ve öğrenme sürecini paylaş

Önceden üniversitede blogda, instagramda ve twitterda yaptığım bir şeydi bu. Üniversiteden mezun olup, kariyer değiştirip SEO üzerine çalışmaya başlayınca, beni bir impostor syndrome aldı gitti.

İşimdi iyi olduğumu düşünsem, yaptığım işleri beğensem ve oldukça güzel övgüler alsam da, sosyal medyada bunları paylaşmaktan kendimi hep geride tuttum.

Bundan sonra daha çok paylaşmak istiyorum. Bildiğim, yeni öğrendiğim veya öğrenmekte olduğum şeyleri paylaşmak istiyorum. Belki yanlış biliyorumdur doğrusunu öğrenirim, belki bilmeyen biri denk gelir bir faydam dokunur ya da ben de bunun aracılığı ile başkalarından daha fazla şey öğrenirim.

Kariyerimin ilk birkaç yılında, öğrenme sürecim çok güzel gitse de Tallinn’e taşındıktan sonra sekteye uğradı. Son zamanlarda hem online kurslar hem de mentorluk programları ile bunu değiştirmeye çalışıyorum.

# 12 // Opera, bale, tiyatro

29 yaşımdayım, henüz hiç operaya ya da baleye gitmedim. Tiyatro’ya da en son üniversitede gitmiştim. Bu yıl her birine en az bir kez gitmek istiyorum.

# 13 // Buz pateni öğren

Buz pateni öğrenmek, benim çocukluk hayalim. Ben ilkokuldayken yarışmalarını izler hayran olurdum.

Kışın Tallinn’de şehir merkezinde pist kuruldu, bir defa bile gitmedim hep erteledim. Bu sene öğrenmek istiyorum, belki kendim denerim, belki ders alırım.

# 14 // Farklı atölyelere katıl

Geçtiğimiz ekim ayında, şirketin wellness month etkinlikleri kapsamında structural painting, kil atölyesi vs farklı atölyelerine katılmıştım.

Farklı şeyler öğrenirken, yaparken gerçekten vakit nasıl geçiyor anlamıyorum. Beceremesem de beni çok güzel bir şekilde zorladığı için yaratıcılığımı geliştirdiğini düşünüyorum.

Tallinn’de bu konuda fırsatlar çok.

# 15 // Çiçek bakmayı öğren

Tallinn’de şimdi kaldığım evim, benim kendime başıma tuttuğum ve yalnız kaldığım ilk evim. Eve taşındıktan sonra yaptığım ilk şeylerden biri çiçek almak oldu. Bakmasını bilmediğim için hayatta tutmakta zorlandım.

Sonra saksısı küçük geldi, neredeyse öldü ölecek. Youtube’dan videolar izleyerek, saksısını değiştirip daha büyük saksıya aldım. Yanından çıkan bebeklerini suya koyup, köklendirdim. Kardeşim Tallinn’deyken onları da beraber toprağa gömdük.

Fırsat buldukça bebek veya büyük yeni bitkiler alıyorum. Şu anda, ektiğimiz bebekler hariç 3 bitkim var.

# 16 // Farklı tarifler dene

Yemek yapmayı ve fırında farklı tatlılar pişirmeyi öğrenmeyi çok istiyorum. Genelde yemek pişirmek için deli gibi acıktığım anı beklediğim için çoğunlukla kolay şeylere yöneliyorum.

Hem daha iyi beslenmek hem de yemek pişirme yeteneğimi geliştirmek için farklı tarifler deneyip öğrenmek istiyorum.

Evdeki fırını henüz çözebilmiş değilim. Antalya’dayken yapa yapa öğrendiğim güzelim keklerim bile fos çıkıyor. Geçtiğimiz ay bir de airfryer aldım, hadi bakalım.

# 17 // Uzak bir ülkeye, seyahat çık

Yukarıda kısaca açıkladığım gibi, henüz uzak bir yere hiç gitmedim. En uzun uçak yolculuğm 4 saat, onda da Tallinn – Antalya arası gidip geldiğim için 😛

İlk uzun mesafe yolculuğuma çıktığım yıl bu yıl olabilir.

# 18 // Gezdiğin şehirlerden aldığın hatıralarla koleksiyon oluştur.

Bu madde, Ölmeden Önce 100 listemden. Seyahatlerimden birçok şey topluyorum, ama hepsini bir arada toplayıp birleştirmek harika olur. Bunun medium’u ne olur, henüz bilmiyorum. Ama daha çok seyahat ettiğim bu yılda başlamak, güzel bir adım olabilir.

# 19 // Pride’a katıl

Yine, Ölmeden Önce 100 listemden bir madde. Henüz hiç Pride’a katılmadım, önümüzdeki yıl katılmak istiyorum.

# 20 // En az 3 platformda, yazı yayımla

Kariyerimde ilerlerken, bir yandan kişisel markamı da geliştirmek istiyorum. Ayrıca, yukarıda paylaştığım gibi bilgimi ve deneyimlerimi de daha çok paylaşmak istiyorum.

Bu sene, birkaç kez sektörden farklı bloglarda yazı fırsatı karşıma çıktı ama henüz hiçbirini değerlendirmedim. İlk yazılarımı bu sene yayımlamak istiyorum.

# 21 // Yeni bir kreatif proje başlat

Son birkaç aydır, aklımda çok şeker bir fikir var. Bu sene, fotoğrafa olan ilgimi tekrar tekrar keşfediyorum. İnstagram’da ayrı bir hesapla, yeni bir proje başlatma fikrim var.

# 22 // Sağlığını iyileştir

Yukarıda kısaca bahsettiğim gibi, Tallinn’e taşınmak bana pek yaramadı. Taşındığımdan beri farklı sebeplerden dolayı sağlığım kötüye gidiyor. Bunun için, özellikle de polikistik over ve egzama semptomlarımı iyileştirmek için sağlığıma daha çok özen göstermek istiyorum.

Şekeri azaltmak, proteini artırmak, doğada daha çok vakit geçirmek, meditasyon, aktif hayat tarzı, daha az stres, kahve yerine belli bitki çayları içmek, vb.

# 23 // Evini kreatif parçalarla dekore et

Şimdi diyeceksiniz bu ne alaka.

Taşınalı bir sene oldu, evimi daha birkaç hafta önce kardeşimin zorlaması ile dekore etmeye başladım. Üzerimdeki geçicilik hissini atmam zaman aldığı için, sürekli erteleyip durmuştum. Evimin duvarları bomboştu. Kardeşim Tallinn’deyken, beraber süsledik duvarlarımı. Bunu devam ettirmek istiyorum 🙂

Listeyi şimdilik burada bırakıyorum, kendim için belirlediğim hedeflere ve değerlere en uygun maddeler bunlar oldu. Daha sonra aklıma yeni maddeler geldiğinde ekleme yaparım.

Gelecek yıl 3 ağustos’ta, yine bu sayfada görüşmek üzere 🙂

Sevgiler,